12 Ocak 2012 Perşembe

Yunanistan 2011 Mehmet Can Ozen

Kasımda rapor yollayamadım bende “2 süper rapor 1 den” yollıyım dedim J
Uçağa binmemle beraber başladı diyebilirim benim için AGH.Yunanca konuşmaları ilk kez duymaya başladığım ve sonraları sürelikli karşılaşılaşağım bir durumu ilk kez uçakta yaşadığım için ; “Yemekte domuz eti/yağı var mı .?? “ J . Atina’ya indikten sonra ev sahibi kuruluşun bana tarif ettiği gibi yolu mu tuttum.Önce otobüs terminaline ordan da Volos’a.Yalnız Yunanların bize ne kadar benzediğini söylemeden geçemiycem.Tereddütte kaldığım çok oldu acaba Türk mü diye.Hatta Türkçe şarkı mırıldansam da Türk mü diye anlasam dediğim bile oldu J Otobüsle 4 saat yol aldıktan sonra vardım Volos’a.Beni bekleyen kuruluşun şöförünü bikaç tur attıktan sonra gördüm selamlaştık bindik minibüse.Kendisi ingilizce bilmiyodu ama gayet samimi ve güler yüzlüydü.Zaten şimdi nerdeyse hergün karşılaşıyoruz gayet iyi biri.Ben bi apartman dairesi ya da onun gibi bişey beklerken otel gibi bi yere geldik.Burası belediyenin bir tesisiymiş zamanında olimpiyatlar için yapmışlar. Tıpkı yanımızdaki olimpiyat stadı gibi burası da aslına bakılırsa atıl durumda.Otele vardığımızda saat gece yarısına geliyordu.Diğer arkadaşlar da beni bekliyormuş.Ben gittiğimde 3 gönüllü vardı Macar-Letonyalı ve Alman.Ertesi gün birde Fransız geldi.Arkadaşlarla konuşmaya başlayınca açıkcası biraz dil sorunu yaşadım.Daha önceden pek pratiğim olmadığı için alışmam zaman aldı.Hem arkadaşlarla konuşarak hem de kendim çalışarak aradaki farkı kapattım sayılır.Şimdi sıkıntı çekmeden anlaşabiliyoruz ama kendimi biraz daha geliştirmem lazım.
Kaldığımız yere gelirsek,dediğim gibi burası otel(imsi).Herkesin kendine ait bi odası var.Odanın içinde buzdolabımız,televizyonumuz,banyomuz yani gerekli herşey var internet dışında.İnternete yalnız lobi de girebiliyoruz ama çok da sorun değil.Otelde bizim dışımızda NikiVolos un futbolcuları da kalıyor.Saolsunlar gayet sesli ve enteresan insanlar J .Otelin içinde büyük bir mutfağımız var ama kullanabildiğimiz alet edevat pek fazla değil.Kurum her pazartesi bizim hazırladığımız listeye göre yiyecekleri getiriyor.Tabi tamamen listeye uyduklarını söyleyemem.Mesela nutella yerine pamella getirdikleri de oluyor J .Yemekleri de biz kendimiz yapıyoruz haliyle.Ben ki 25 yaşıma kadar yemek yapmamakta direnen insan yemek yapar oldu.Hatta Makarnamla Mantarım meşurdur yani J.Yemek konusunda bazen sıkıntı olmuyor değil ama kim yapacak meselesinden değil.Kurum bazen geç alıyor yiyecekleri o zamanda haliyle biraz sıkıntı oluyor.Özellikle noeldi yılbaşıydı biraz fazla organizasyon eksikliği oldu.Otelin bir kötü durumu var o da şehire uzak olması.Merkeze gitmek için otobüs veya taksi kullanmak zorundayız.Özellikle bu geceleri sorun oluyor.Merkezde geç saate kadar kalırsak mutlaka taksi almamız gerekiyor.Kurum ayda 30 bilet veriyor da otobüs masrafından kurtuluyoruz.
Gönüllü arkadaşlarımdan bahsediyim biraz , bana şuana kadar en fazla yardımcı olan Macaristan’lı arkadaştır.İlk geldiğim günden itibaren saolsun her konuda yardımcı oldu.Benden önce tek erkek olmanın verdiği bi durum da var tabi.Tamam “kızlar içinde tek erkek olmuş daha ne “ sözlerini duyar gibi oluyorum ama kızlarla da bi yere kadar.Buranın en eskisi Letonyalı arkadaş , 6 aydır burda.Önceleri biraz burda yukarda buluyodum ama zaman geçtikçe o düşüncemde değişti.He biraz yok mu var ama pek mühim değil.Gayet iyi ve eğlenceli biri.Herzaman gülerken görebilirsiniz.Diğer gönüllü Alman kız varla yok arasıydı açıkcası.Yemeklere katılmaz,bi yere gideriz gelmez.Açıkta bi sorun gözükmüyo ama biraz zaman geçtikçe çok bariz anladım.He ketum,çekilmez biri miydi?Hayır.Kültürüne veriyim hadi onu.Zaten aralığın ilk haftası gitti o da erkenden.Benimle aynı zamanda gelen Fransız arkadaşta baya kafa,eğlenceli biri.Fransız rahatlığını herşekilde görebilirsiniz.Bu raporu yazdığım şuan itibariyle 1 gönüllüye daha sahip olup bikaç saat içinde bir gönüllümüz daha olucak.3.erkek olarak Almanya’dan yarı Yunan bi arkadaş geldi.O gelmeden arkadasından baya bi makara yapmıştık ki anlatamam.Babası Yunan annesi Almanmış.Yunanistan’da dedesi-babaannesi var , kuzeniyle buluşuyor falan baya bi evinde gibi yani J.O da şimdiye kadar ki izlenimimize göre düzgün biri.Yunanca bilmesi de bizim için çok avantajlı.Yalnız ingilizcesinde baya sorun var iletişim kurmakta zorlandığımız oluyor.Az sonra gelecek arkadaşta Avusturya’dan gelecek.Onunla beraber 3 kız 3 erkek 6 kişi olucaz ki ilk kez 6 gönüllü olacak burda.Artık onunla ilgili izlenimlerimi de öteki raporda yazarım.
Çalışma durumuna gelirsek, bizim kurum belediyeye bağlı çalışıyor.Zihinsel ve fiziksel engelli çocuklarla çalışıyoruz.Bununla ilgili 6 farklı merkezimiz var ve programımıza göre hergün bi yerde çalışıyoruz.Ben 4 farklı merkezde çalışıyorum.Tamamen gönüllünün istediğine göre yapılıyor program.Çalışma saatleri 3-4 saat arası değişiyor.Yani hiçbişey değil.Zaten ağır bi işte yapmıyoruz.Herkes ilgi alaka gösteriyor,yardımcı oluyor.Hasta olduğumuzda kendimizi iyi hissetmediğimizde hemen yardımcı olmaya çalışıyor.Diyeceğim şu ki kurumumdan memnunum nazar değmesin.
Eveettt şuana kadar ki EVS maceramın en heycanlı kısmını gelmiş bulunuyoruz..
ON-ARRIVAL SEMINAR
8-14 aralık arasında on arrival seminer için Fransız arkadaşımla beraber Atina’ya gittik.Elimizde harita 5 yıldızlı otelimizin yolunu tuttuk.Otele gittiğimizle Kalamata’dan gelen gurupla karşılaştık önce.Akşamki tanışma oturumuna kadar Atina’yı gezdik beraber.Benim Fransız arkadaş Kalamata’dan gelen diğer Fransız gönüllü arkadaşla kendi dilinde konuşmaya başlayıp bana nispet yapmaya başladıktan sonra Türk hasretim daha da arttı ve bu noktadan sonra diğer Türk’leri bulmam gerekiyordu J.Otele gittikten bi süre sonra 16 ülkeden 36 gönüllü olarak otelin toplantı salonunda toplandık.Ben tam nerde diğer Türk Gönüllüler derken salondan içeri girdikleri gibi farkettim Türk arkadaşları J 40 gündür Türkçe konuşamamanın hasretini giderdim.Seminere kesinlikle Türk gönüllüler damgasını vurdu.Bütün seminer boyunca hem seminer çalışmalarında hem de parti olaylarını ayarlamada en etkin bizdik.Her gece parti , gündüzleri eğlenceli seminer aktiviteleri,açık büfe yemek…Uzun lafın kısası seminer tek kelimeyle harikaydı.Semineri detaylı anlatıyım diyodum ama yazmaya bitmez şimdi.
Noel’e geldiğimizde bütün arkadaşlar memleketlerine döndüler.Oteldeki diğer futbolcular vs. de gidince otelde tek kaldım.Arada bikaç kişi gelip gitti ama genellikle tektim.Burdaki Yunan arkadaşlar saolsunlar davet ettiler evlerine de noel zamanını öyle geçirebildim.
Yılbaşı için seminerde tanıştığım bir Türk Gönüllü arkadaşım Selanikten Volos’a geldi.Benim için gerçekten çok güzel oldu.Yılbaşına da kurumda çalışan çok iyi bir ablamız var onun evinde girdik.Sonra da clublar-barlar..Gerçekten diğer yılbaşılardan çok farklıydı.Heralde hiç unutamayacağım günlerden biridir.
Son olarak para durumlarından da bahsediyim.95€ cep harçlığı alıyoruz her ay.Bu para bir ay yeter mi?Yetmez,yetmiyor.En az bi bu kadar daha üste koymak gerekiyor.Aslında bir o kadardan biraz daha fazla J . İlk ay biraz fazla harcamışım ben ikinci ay daha dikkat etmeye çalıştım biraz daha düşürdüm harcamalarımı.
Neyse bizim EVS maceramız böyle devam ediyor işte.
Herkese selamlar.
Devam Edecek…

1 yorum:

  1. eğer hala ordaysan bekle benı 1 ay sonra bende geleceğim o projeye

    cagri.mut@hotmail.com

    YanıtlaSil