23 Ağustos 2016 Salı

Her sey gercekten bu kadar iyi gidebilir miydi?

Ülke:  ALMANYA
Şehir :  Nordhausen
Koordinatör Kuruluş :  BJN_Bildungsakademie JugendSozialwerk Nordhausen e. V.
Ev sahibi Kuruluş :  Kinderwelt am Frauenberg
Proje Adı :  Wir bauen Brücken in der Kinderwelt am Frauenberg
Başlama Tarihi :  01.04.2016
Bitiş Tarihi :  31.03.2017

Hersey bir hayalle başladı. Üniversiteye basladigim andan itibaren aklimda sadece Almanyaýa gidip oranin tarihini, kültürünü orada yasayip ögrenmek vardi. Ama bir türlü aklima yatan bir yol bulamamistim. Taa ki 3.sinifta Nazmiye´nin ( su an Almanya´da olmamda en büyük rol oynayan insan, arkadas, dost) bana EVS’yi anlatmasina kadar.
 Gercekten hep hayalini kurdugum Almanya’ya gitmek bu kadar kolay miydi? Derken  bir yandan EVS surecini, gerekliliklerini ögrenmeye; diger yandan da basvurulara baslamistim. 2 sene boyunca aklima geldikce basvurularda bulundum ama nedendir bilinmez bir türlü kabul alamiyordum. Itiraf etmeliyim bir süre pes ettim ama sonunda eksigimin ne oldugunu buldum: gönderici kurulusum yoktu. EVS´nin temel taslarindan biriymis megersem.
Tekrardan okudum arastirdim karsima ilk GENÇTUR cikti ama diger kuruluslari da arastirmak istedim,  anladim ki bosuna vakit kaybetmisim. GENÇTUR hem bu EVS surecini uzun yillar yapiyordu hem de yurt disiyla ilgili bir cok projeleri vardi. Acikcasi kuruluslar arasinda en profesyonneleri diyelebilirim. GENÇTUR’a mail atmamla cevabin gelmesi neredeyde ayni zamanlarda oldu diyebilirim. Ön görusme sonrasi onayimi almistim artik gönderen kurulusum vardi yehuuu :) Zafer Abi´nin muhtesem tavsiyeleriyle CV’mi ve motivasyon mektubumu yeniden duzenledim. Derken projelerin hepsi bir anda gelmeye basladi. Inanilir gibi degildi... Gorusmeler , maillesmeler derken sadece 1 ayin sonunda proje bulmustum. Almanya´da kindergartenda bir proje vardi, basvurumu yaptim ve kabul aldim. kuruluslarin profesyonelligi iste tam bu noktada hissediliyor. Hersey o kadar sistemli, o kadar zamaninda ilerledi ki bana arkami yaslanip imza atmaktan baska bir is dusmedi desem yalan söylemis olmam.
GENÇTUR'un kolaylastirici yazisi sayesinde vizem 2 gunde cikti. Hersey bana rüya gibi geliyordu. Zaman bavulumu hazirlayip yola cikma zamaniydi. Biletimi Almanya´da ki kurulusum almisti.Acikcasi gün yaklastikca tedirginligim artiyordu ama yine yeniden Zafer Abi´nin destegi ve tavsiyeleriyle yola ciktim.
 

“Ich hab keine freiwillige bisher erkannt. (Daha önce hiç, bir gönüllüyle tanışmamıştım) ” Iste bu cümle ömür boyu aklimdan cikmayacak. Almanya sinirlari icinde pasaport kontrolünde bana söylenen cümle... Almanya’daki ilk iletisimim. Hersey cok guzeldi. Hayalim gerceklesmisti iste ,Almanya’daydim , basarmistim. Trenle aktarmalar yaptiktan sonra calisacagim yere ulasmistim. Kurulusum herseyi en ince ayrintisina kadar yazdigi icin yeri bulmak zor olmadi. Tren istasyonundan Suassanne beni karsiladi ve kalacagim eve gittik. Benle birlikte Nordhausen´da toplam 5 gönüllü var. Diger gönulluler beni evde bekliyorlarmis bana kucuk bir hosgeldin partisi yaptilar. Hepsi cok sicak insanlardi.
Gece gec saatte geldigim icin Nordhausen hakkinda en ufak bir fikrim yoktu. Gün aydinlaninca diger gönüllülerle beraber oturum izni, banka hesabi gibi isleri hallettik ardindan alisverisimi yapip evime döndüm.
Ilk is günü... Calisacagim yere gelmistim. Ayni sekilde burda da sicak bir karsilama beni bekliyordu. Kim demis Almanlar soguk insanlar diye :) Mentorüm hastaligindan dolayi 2 haftalik izne ayrilmisti ancak bana detaylari anlatmak icin ugradi. Hersey sistemli ve duzenliydi. Tam bana gore.. Hersey cok iyi gidiyordu.

Peki Elif ne gibi problemlerle karsilasti? 
 Aklimda hep su soru isareti vardi. Her sey gercekten bu kadar iyi gidebilir miydi? Cevap evetti. Problemler olmadi mi, oldu. Evde internet, oda konusunda bir takim sikintilarim oldu.  Aslinda bunlar büyük problemler degil ama insan evinden ayri baska yerde yasayinca bu problemleri gözünde büyütüyor. Peki nasil üstesinden geldim? Basta ailem, en büyük destekcilerim, sayesinde. Onlarin o dualarini ve bana olan güvenlerini her zaman hissettim ve hissediyorum. Annemin ve babamin bana olan inanclari beni ben yapti beni buralara kadar getirdi. Sonrasinda en büyük destegi tabi ki GENÇTUR´dan gördüm. Yasadigim her sikintida hep yanimdaydilar. Bu insana gercekten güven veriyor.
Elif su ana kadar neler yapti?
Neler yapmadi ki?  Kindergartenda cocuklarin enerjisi bana guc veriyor. Her gün ise gitmek için erkenden yatiyorum. Calistigim grupta toplamda 5 ögretmen var. Hepsinin yas ortalamasi benden baya büyük. Basta acaba dedim sıkılır mıyım? Yüzbinlerce kez hayiiiiiiiir. Hepsi benim birer ablam gibi oldu. Zamanla birbirimize o kadar cok alistik ki simdiden nasil ayrilcam ben burdan endisesi sardi beni. Her gün düzen belli, cocuklarla bir takim egitsel oyunlar oyayip, el isi, boyama, tasarim gibi cocuklarin psiko-motorlarini gelistircek seyler yapiyoruz. Bu zamana kadar 2 buyuk festival hazirladik. Birincisi yaza merhaba ikicisi okula baslayacak cocuklar icin ´Zuckertüter(seker torbalari)´ festivali. Hepsi icin cok calistik. Standlar kurduk onlarin basinda görevlerimiz vardi. Tiyatro oyunu yaptik.
Okula baslayacak cocuklar icin seker kutulari hazirlayip agaca astik. Adeta beni bir masalin icine koymuslarda orda yasiyormusum gibi. Yasadigim yer dogu Almanya´da kaldigi icin cok fazla insan yok ya da yüksek binalar. Sirinler köyü adeta burasi. Evler rengerank, insanlar sicacik.
Maceralarim devam edecek. EVS yapmayi düsünenlere tavsiyem Cok fazla düsünme hemen GENÇTUR’a basvur ve yola koyul. Hadi, hadi zaman akiyor :-)

Elif Banu Şen / Nordhausen - ALMANYA



GELECEĞİM BENİM ELLERİMDE

Ülke:  MACARİSTAN
Şehir :  Budapeşte
Koordinatör Kuruluş :  Menedékház Alapítvány
Ev sahibi Kuruluş :  Menedékház Alapítvány
Proje Adı :  Give a chance
Başlama Tarihi :  18.02.2016
Bitiş Tarihi :  01.09.2016


“What are you talking about?”

Sürekli olarak duyduğum cümlelerden bir tanesiydi bu. Çünkü her zaman yanlış anlamaya meyilliyimdir. Çünkü her kültürü, her insanı kendim gibi zannederim. Çünkü her söylenen kafamın içerisinde benim anladığım şekilde dönüp durur. Söylenen soru bana benim vereceğim cevabın sorusuymuş gibi gelirdi. Avrupa Gönüllü Hizmeti kapsamındaki projemin ilk zamanlarımdan bu yana değişen tek şey bu cümledeki anlam oldu. Çünkü herkes ve her şeye açık olmak kadar kafamın içerisindeki düşünceleri de açmam gerekiyordu. Kendini açmak kolay değildir. Çok zordur bilirim kurallarını ve hayat düzenini yıkmak ancak sadece belki de biraz güç gerekir insana. İnanırım ki hayat seçimlerden ibarettir. Üniversitemin son senesinde kara kara bişiler yapmalıyım duygusu içerisindeyken, arkadaşım bana Avrupa Gönüllü Hizmeti’ ni anlatmasaydı şu anda evde oturuyor olurdum. Duyduğumdaki seçim benimdi ve ben arkadaşıma “What are you talking about?” sorusunu sormuş bulunmaktaydım.

Evs nedir sorusu internette azıcık araştırdığınızda bile bulacağınız en basit tanımla bir gönüllülük hizmetidir. Peki ya benim için? Gönüllülükten çok daha fazlası. Basit şekilde açıklamam gerekirse siz sopsoğuk Alman oda arkadaşımı anlatmalıyım sanırım. Bazı zamanlar küçücük odanın içerisinde kendisine Ahmet Kaya dinlettiğim, bağlama nedir öğrettiğim. Mahmut tuncer ile halay dersleri verdiğim, sırf istiyor diye gecenin köründe pide hamuru açtığım insandır (evet bu biraz garipti.) Peki ya karşılıklı birbirimizin saçını boyamamız tamam bu kadınsaldı ancak peki ya kuaförler pahalı olduğu için birbirimizin saçlarını kesme konumunda oluşumuz. Tabi ki de bundan şikayetçi değilim ama eğer ki bir insan seni görmeye geleceğim kesinlikle diyorsa ve benim için “Alamanyalardan” arkadaşlarını devreye sokup kalacak yer arayışına giriyorsa, Türkiye’deki siyaset durumlarında benim kadar üzülüp sabahlara kadar beni teselli etmeye çalışıyorsa, her nazar boncuğunun fotoğrafını bana atıyorsa “Turkish Eyes” diyip ama sizin gözünüz böyle değil diye saflıkla soruyorsa her saçma ön yargılara benden önce atlayıp “What are you talking about?” Türkiye’de çöl yok, Tükiye’de deveye binmiyorlar, Türkler Bilge’ye benziyor diyorsa Avrupa Gönüllü Hizmeti sadece bir gönüllülük meselesi değildir.

Şimdi düşündüğüm zaman Avrupa Gönüllü Hizmeti’ nin ilk başlarındaki utangaç, konuşmayı bilmeyen, aslında konuşulanları anlamadığı için konuşmayan ama aslında “Bizimle konuşmaya tenezzül etmiyor”a varacak kadar ön yargıları arkadaşlarında oluşturmuş ben kendi kendime seçim senin haydi “ What are you talking about?” diyebilirim. Yaptığım, birçok yer gördüğüm, farklı kişilerle tanıştığım, farklı aksanlar duyduğum her şey benim buraya gelişimin tek sebebidir. Adımı garip söyleyenler, söyleyemeyenler herkes ama herkes ne kadar garipse ben de o kadar garip oldum proje sürecim boyunca. Hayatımda ilk defa hiç tanımadığım insanların evinde misafir, hiç tanımadığım insanlarla seyahat, hiç tanımadığım insanlarla çok çok şeyler paylaştım. Hep kendimi açık bir insan olarak sundum ancak açık olmadığımı çok sonra vardığım, her yatağa yattığımda “Ulan ne gündü” diyebiliyorum Avrupa Gönüllü Hizmeti sayesinde. Ağladığımda veya güldüğümde o sopsoğuk Alman kadını sırf ben sarılmaktan hoşlanıyorum sımsıkı bana sarılıyorsa her şeyi yapabilirsin. Arkadaşlıksa dibini yaşarsın. Seyahatse, şanslıysan yollarda yatarsın, karanlıktan korkarsın korkacak hiçbir şey olmadığını anlarsın. Daha da cesaretlenirsin. İşte Avrupa Gönüllü Hizmeti budur. Tabi ki de şu anda tek korktuğum gerçek arkadaşlarım Türkiye’ye geldiklerinde anneme türk yemekleri yaptırmak için yalvarırken duyacağım “What are you talking about? sözüdür.
Hatta şu kadarını söyleyebilirim en büyük korkum olan dil problemi ilk sildiğim korkularımdan birisidir. artık rahatlıkla şunu diyebilirim ki İngilizce mi? Biri İngilizce mi dedi? Bir insanla konuşmak, anlaşmak için İngilizceye gerek olduğunu mu düşünüyorsunuz? Hadi ama “What are you talking about?”. Çalıştığım kurumdaki projemi yürüttüğüm çoğu insan İngilizce bilmiyor. Hele çocuklar, aileler ve evsiz insanlar hiç mi hiç bilmiyorlar. Ama biz onlarla fotoğraf çektik, yemek yaptık. Peki ya nasıl? sadece projemi gerçekleştirmemin motivasyonu, burada olmamdan dolayı duyduğum mutluluk ile. Buraya ilk geldiğimdeki kararsızlığım yok artık. Seçeneklerimi ve kendimi daha net bir şekilde görebiliyorum. Geleceğim benim ellerimde veya değişimi ben kendim sağlayabiliyorum diyebiliyorum. Şans veya değil ancak hayat seçimlerden ibarettir. Biraz güven gerekir. Ben kendi seçimimi yaptım. Yaşadığım ve gördüğüm hiç bir şeyden pişman değilim. Bahaneler ve güvensizliklere verecek tek cevabım artık “What are you talking about ?”

Raziye Bilge Baysal / Budapeşte




22 Ağustos 2016 Pazartesi

MELTEM, AGH'DEKİ 3. AYINDA ÇOK MUTLU



Ülke:İSPANYA
Şehir : LLEIDA
Koordinatör Kuruluş : Associació Prosec
Ev sahibi Kuruluş :  Associació Prosec
Proje Adı : Educación en el tiempo libre para niños y jóvenes
Başlama Tarihi : 22.05.2016
Bitiş Tarihi : 21.12.2016


Lleida' dan selamlar :)
Projede  3. ayımı tamamlamak üzereyim. Önceki raporumda bahsettiğim gibi sosyal problemleri olan, kısıtlı imkanlara sahip çocuklarla çalışıyorum. Okulların kapanmasıyla birlikte daha çok zaman geçiriyoruz. Çalışma tempomuz arttı. Haftada iki gün havuza gidiyoruz, aktiviteler yapıp, geziler düzenliyoruz. Yaz aktivitelerinde, benim grubumda geri dönüşüm üzerinden ilerliyoruz çocuklar için hem bilinçlendirici hem de eğlendirici oluyor. Bu dönemde birlikte yemek yiyoruz ve özellikle en küçükler için bunun çok güzel bir fırsat olduğunu düşünüyorum ; her yiyeceğe aşina oluyorlar ve yavaş yavaş adaptasyonları artıyor. Her ne kadar kolay ve eğlenceli gibi gözükse de benim için tamamen yeni bir alan. Çünkü onlarla iletişim kurarken çok dikkatli davranmam gerekiyor, her davranışımız onlar için örnek. Kendilerine rol model seçiyorlar ; hele ki en küçük olanlar, miniklerim   (3 yaş). Bu konu da birlikte çalıştığım eğitimcim bana çok yardımcı oluyor ve iletişimimizi güçlendiriyor.

Çok büyük sorun olmamakla birlikte beni  en çok zorlayan kısım 'dil ' . İspanyolca derslerim devam ediyor, onların tabiriyle "poco a poco" öğreniyoruz . Ama Katalanca - İspanyolca  hatta çoğunlukla Katalanca  konuştukları için anlamaya , ayırmaya çalışmak bir hayli yoruyor. İki dil birbirine benzemekle birlikte , yerli değilseniz tamamen farklı geliyor. İspanya' da proje düşünenler eğer Madrid'e gitmiyorsanız bu karmaşaya hazır olun ;)

Her hafta mentorumuzla toplantımız oluyor ; hem proje için hem sosyal yaşantımız da sürecimizin nasıl geçtiğini , neler yapabileceğimizi konuşuyoruz . Geçen hafta hep birlikte sushi restorantına  gittik. Mentorumuz nasıl yememiz gerektiğini bir Japon edasıyla anlatırken , çubuklarla mücadelemiz hayli zorluydu :) Zaman geçtikçe buradaki herkesle  aile gibi oluyoruz ve onlarla birlikte olduğum için şanslı hissediyorum.

EVS'in sunduğu en güzel fırsatlardan biri de farklı yerler görmek, farklı insanlarla tanışmak , yeni kültürleri yaşamak  tabi ki . Boş bulduğumuz her vakti bizde bu şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Geçen sefer vize başvuru sürecimden bahsetmiştim. Şimdi de daha önce bilmediğim ve İspanya’dan İtalya'ya gitmeden önce  öğrendiğim 'Autorizacion de Regreso' dan bahsetmek istiyorum. Eğer 6 aydan uzun kalacaksanız polise gidip oturum kartına başvuruyorsunuz . Ve  başvurduğunuz anda pasaporttaki vizenin bir önemi kalmadığını söylediler. Kartın çıkması da en az  1 ay gibi bir süreyi buluyor. Eğer bu süre için de siz de benim gibi farklı bir ülkeye gitmeyi  planladıysanız, mutlaka bu Autorizacion de Regreso'nun alınması gerekiyormuş aksi taktirde geri döndüğünüzde ülkeye almama gibi hakları var. Hiç kontrol etmeyedebilirler  ama şans tabi , riske atmamak lazım:)




18 Ağustos 2016 Perşembe

NİHAL'İN AGH SERÜVENİ ROTTERDAM'DA BAŞLADI

18.08.2016

Merhabalar ,

Sizlere bu satırları Rotterdam’dan bildiriyorum. Uzun süredir düşündüğüm ; yapsam mı ? yapmasam mı?  karar veremediğim , Avrupa gönüllü hizmetini sonunda yapmaya karar verip , yaklaşık 1 yıllık araştırma ve başvuru sürecinin sonunda , Rotterdam’da bu projeye seçildim ve yaklaşık 1 buçuk aydır buradayım.

Bu bir hostel projesi. Şöyle ki ; şuan çalıştığım hostel , Rotterdam’ın en ucuz hosteli , sadece sırt çantalılar ve gezginler için. Haftada 32 saat çalışıyorum, 4 güne tekabül ediyor. Proje tanımında ‘’information desk”de , insanlara şehri tanıtacağım ve yardım edeceğim yazıyordu. Ama olay biraz değişik tabi yakından bakınca ; resmen çalışıyorum. Tabi ki gönüllü olarak burdayım ama bazen o kadar yoğun oluyor ki hostel , burada normal çalışan insanlar gibi çalışıyorum. Haftanın 3 günü boş olduğumdan ve bu Küp Evler , Rotterdam, Temmuz 2016            boş günlerim ayda 1 sefer falan birleştirme durumum olduğundan çok fazla seyahat etmeyi planlıyorum. Hostelde çalıştığım için daha şimdiden Avrupa’nın bir çok yerinde arkadaş edindim bile 
Bunun haricinde proje kapsamında bizden projeler üretmemiz istendi. Bu tamamen ucu açık tamamen size kalmış , istediğiniz hemen hemen her şeyi projeleştirebilirsiniz. Size neredeyse tam destek oluyorlar ; maddi ve manevi. Ben kendi adıma arkeolojiye dair bir ana proje ve eğlenceli küçük küçük projeler yapmayı planlıyorum. Mesela Türk gecesi düzenleyip elimden geldiğince Türk yemekleri hazırlayıp, onları misafirlere sunmak ve gezginler için 2 haftada bir film gecesi düzenleyip hep birlikte seyahat filmleri izlemek, karaoke gecesi düzenlemek vs. Bir çok proje türetilebilir bu alanda.

Tüm kent hayvanat bahçesi gibi
heryerde sincaplar, tavşanlar,
ördekler bulabilirsiniz.
Rotterdam’da yaşamaktan biraz bahsedecek olursam; şehir 2. Dünya savaşında Almanlar tarafından tam anlamıyla yerle bir edilmiş. 1950lerde tekrar yapılanmaya başlamış. Bundan ötürü bir Avrupa şehri gibi ortaçağdan kalan mimarisi ve atmosferi yok. Tamamen modern bir şehir. Kentte birçok üniversite var. En ünlüsü Erasmus Üniversitesi. Şehir mimarlık öğrencilerinin ve mimarların akınına uğruyor. Benim burada en çok sevdiğim eylem sanırım bisikletle her yere gidebilmek. Hollanda nüfusunun yaklaşık %95’i bisiklet kullanıcısı. Ve inanılmaz güzel parklar var adım başı. Bizim İstanbul’da hasret kaldığımız yeşille kucak kucağa olma olayını burada damarlarınıza kadar hissediyorsunuz.


Her an ama her an yağmur yağabilir,
muhakkak böyle bir
yağmurluk edinmelisiniz!!!
 Rotterdam kosmopolit bir kent. Çok fazla göç almış, benim gönlüllü olarak bulunduğum hostelde çalışan hiç kimse Dutch değil mesela. Hollandalılar’ın diğer uluslara yaklaşımı da takdire şayan kanımca. Kuzeyin en sıcak kanlı ülkesi demek yanlış olmaz diye düşünüyorum.
Şimdilik bu kadar ama zaman buldukça ve gezip gördükçe sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyarım.
Nihal Atabek  Rotterdam’dan bildirdi 



Bisikletiniz sizin en yakın arkadaşınız!

4 Ağustos 2016 Perşembe

2017'DE SLOVENYA'DA EVS YAPMAK İSTER MİSİN?


Yayın tarihi : 04.08.2016
Son başvuru tarihi: 17.08.2016

GENÇTUR gibi uluslararası gönüllü çalışma kampları düzenleyen Slovenya’daki ZAVOD Voluntariat kuruluşu kendi bürosunda çalışacak 2 EVS gönüllüsü aramaktadır.

Başlangıç tarihi : 1 Ocak 2017
Süre : 12 ay

Proje hakkında ayrıntılı bilgiyi aşağıda bulabilirsiniz.

Ev sahibi kuruluş 01.10.2016 son başvuru tarihinde Slovenya Ulusal Ajansı’na başvuracak olduğundan gönüllüsünü en geç 20 Ağustos  2016’ya kadar seçmek istemektedir.  UA’ın yanıtı en erken 15 Aralık 2016’da alınacaktır.

Bu projeye başvurmak isteyenler en geç 17.08.2016 ‘ya kadar  özgeçmiş,  projeye göre yazılmış motivasyon mektubu ve GENÇTUR’dan alınmış Gönderen Kuruluş destek belgesini  programi@zavod-voluntariat.si ‘ye yollamaları gerekmektedir.






TWO EVS volunteers




at Zavod Voluntariat
SCI Slovenia in Ljubljana
 
ORGANIZATION AND

PROJECT
Zavod Voluntariat, part of world-wide international organization and peace movement Service Civil International (SCI), is a non-profit and non-governmental organization, established in 1991, aiming to promote social justice, sustainable development, international understanding and solidarity through voluntary service. Our main activities consist of organizing: (national and international) seminars and trainings, short-term voluntary projects (work camps, youth exchanges and initiatives) and long-term voluntary projects (Global Education Network of Young Europeans and European Voluntary Service).
Voluntariat is looking for two EVS volunteers, aged between 18 and 30, to bring international dimension into the organization and its projects and to help out in the office, with focus on continuing activities within our Club of Volunteers, started by previous international volunteers. The two volunteers will have different assignments, which is why we ask you to specify to which placement you are applying and to focus on this specific placement in your motivation letter. One volunteer will be in charge of the graphic design for Voluntariat and its projects, while the other volunteer will take on the role of the placement officer for SCI projects. Both volunteers will work together on our Club of Volunteers activities. The requirements for each of the placements are listed below.




DURATION OF THE PROJECT
The project will begin in January 2017

for both volunteers, and it will be
12 months long.
HOW TO APPLY ?
Send us your CV , motivation letter,  SO support letter, all in English. Your motivation letter should answer the following questions:



  1. Why did you choose Zavod Voluntariat and this particular project?
  2. What do you expect to learn and experience during your EVS?
  3. What can you bring into the work of Zavod Voluntariat?

As an EVS volunteer you will also develop your own personal project. If you already have an idea on what this project could be, please let us know in the motivation letter. Keep in mind this is not a requirement, but it can be an added value to your application.
The deadline for application is 17th August 2016 for both placements.

Please send your application to




 
 
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
PROFILE OF THE FIRST

VOLUNTEER –
GRAPHIC DESIGNER

A graphic designer is always needed and always busy at Voluntariat. Whether something needs to be changed on our webpage, a new flyer should be designed or our Facebook page needs a makeover, you will be our go to person. We would thus like you to:

  1. have some experience in graphic design;
  2. be creative and passionate about arts and design;
  3. have good communication skills in order to interpret our wishes;
  4. be flexible when working in a team;
  5. be adaptable in order to build on our organisation’s established image.

Knowledge and experience in working with WordPress will be considered as an added value to your application.




PROFILE OF THE SECOND

VOLUNTEER –
PLACEMENT OFFICER

As a branch of SCI, Voluntariat coordinates workcamps in Slovenia and sends volunteers to workcamps abroad. We are currently looking for a person who would take over the position of the placement officer, dealing with both incoming and outgoing volunteers. We will provide you all the necessary support and you will be trained upon arrival. An ideal candidate for this position would:

  1. have good communication skills in English;
  2. be organized and methodical when dealing with volunteers;
  3. be a good team player, while also being comfortable working on their own;
  4. know how to solve problems in an effective way;
  5. be confident and willing to carry out trainings for volunteers, if necessary.

 
BOTH VOLUNTEERS
...will work together on the Club of Volunteers, which means they will:



  1. coordinate its activities;
  2. broaden our pool of volunteers and stay in contact with them;
  3. act as editors of our online blog;
  4. organize voluntary actions of social nature, promotional activities and events, intercultural evenings, video filming projects, exhibitions etc. for and with volunteers.
WORK SCHEDULE
You will work in the Voluntariat-team for about 35 hours a week. Working hours of Voluntariat are from Monday to Friday from 9am to 5pm, when the majority of the activities are carried out. Sometimes you will work in the evening and on weekends (due to realization of certain activities within Club of Volunteers or trainings, seminars and evaluation), these working hours will be compensated by some hours off during the week. Summer will be the busiest period.
REQUIREMENTS
As our new volunteers will be joining a young and international team, we expect from both of them to:

  1. be MOTIVATED to learn and share knowledge and skills;
  2. have good EDUCATIONAL and SOCIAL SKILLS, to be able to work with several target groups;
  3. have good command of ENGLISH;
  4. have good COMMUNICATION SKILLS and motivation to cooperate with colleagues and with active volunteers;
  5. have an OPEN MIND and FLEXIBLE ATTITUDE towards working hours, especially in busy periods;
  6. to have a RESPONSIBLE attitude and take INITIATIVE towards your tasks;
  7. be able to WORK in a TEAM;
  8. have good COMPUTER SKILLS (Microsoft Office, e mail, internet);
  9. have ADMINISTRATIVE and ORGANIZING SKILLS; and
  10. be able TO LIVE INDEPENDENTLY and to fill in your own free time.
GAINS
In exchange, Voluntariat will offer you:

  1. a WARM WELCOME and ORIENTATION DAY(s) after arriving to Ljubljana;
  2. a CHALLENGING and FULFILLING placement;
  3. lots of opportunities to JOIN Voluntariat ACTIVITIES and MEET NEW PEOPLE;
  4. nice colleagues and a lot of SUPPORT in your job;
  5. Slovene LANGUAGE COURSE;
  6. a MENTOR who will give you all the needed personal support; and
  7. the possibility to participate in NATIONAL and INTERNATIONAL meetings and trainings.
  8. paid ACCOMMODATION in a shared house with your own room
  9. covered TRAVEL EXPENSES, INSURANCE and A BUDGET for food and pocket money