18 Ağustos 2016 Perşembe

NİHAL'İN AGH SERÜVENİ ROTTERDAM'DA BAŞLADI

18.08.2016

Merhabalar ,

Sizlere bu satırları Rotterdam’dan bildiriyorum. Uzun süredir düşündüğüm ; yapsam mı ? yapmasam mı?  karar veremediğim , Avrupa gönüllü hizmetini sonunda yapmaya karar verip , yaklaşık 1 yıllık araştırma ve başvuru sürecinin sonunda , Rotterdam’da bu projeye seçildim ve yaklaşık 1 buçuk aydır buradayım.

Bu bir hostel projesi. Şöyle ki ; şuan çalıştığım hostel , Rotterdam’ın en ucuz hosteli , sadece sırt çantalılar ve gezginler için. Haftada 32 saat çalışıyorum, 4 güne tekabül ediyor. Proje tanımında ‘’information desk”de , insanlara şehri tanıtacağım ve yardım edeceğim yazıyordu. Ama olay biraz değişik tabi yakından bakınca ; resmen çalışıyorum. Tabi ki gönüllü olarak burdayım ama bazen o kadar yoğun oluyor ki hostel , burada normal çalışan insanlar gibi çalışıyorum. Haftanın 3 günü boş olduğumdan ve bu Küp Evler , Rotterdam, Temmuz 2016            boş günlerim ayda 1 sefer falan birleştirme durumum olduğundan çok fazla seyahat etmeyi planlıyorum. Hostelde çalıştığım için daha şimdiden Avrupa’nın bir çok yerinde arkadaş edindim bile 
Bunun haricinde proje kapsamında bizden projeler üretmemiz istendi. Bu tamamen ucu açık tamamen size kalmış , istediğiniz hemen hemen her şeyi projeleştirebilirsiniz. Size neredeyse tam destek oluyorlar ; maddi ve manevi. Ben kendi adıma arkeolojiye dair bir ana proje ve eğlenceli küçük küçük projeler yapmayı planlıyorum. Mesela Türk gecesi düzenleyip elimden geldiğince Türk yemekleri hazırlayıp, onları misafirlere sunmak ve gezginler için 2 haftada bir film gecesi düzenleyip hep birlikte seyahat filmleri izlemek, karaoke gecesi düzenlemek vs. Bir çok proje türetilebilir bu alanda.

Tüm kent hayvanat bahçesi gibi
heryerde sincaplar, tavşanlar,
ördekler bulabilirsiniz.
Rotterdam’da yaşamaktan biraz bahsedecek olursam; şehir 2. Dünya savaşında Almanlar tarafından tam anlamıyla yerle bir edilmiş. 1950lerde tekrar yapılanmaya başlamış. Bundan ötürü bir Avrupa şehri gibi ortaçağdan kalan mimarisi ve atmosferi yok. Tamamen modern bir şehir. Kentte birçok üniversite var. En ünlüsü Erasmus Üniversitesi. Şehir mimarlık öğrencilerinin ve mimarların akınına uğruyor. Benim burada en çok sevdiğim eylem sanırım bisikletle her yere gidebilmek. Hollanda nüfusunun yaklaşık %95’i bisiklet kullanıcısı. Ve inanılmaz güzel parklar var adım başı. Bizim İstanbul’da hasret kaldığımız yeşille kucak kucağa olma olayını burada damarlarınıza kadar hissediyorsunuz.


Her an ama her an yağmur yağabilir,
muhakkak böyle bir
yağmurluk edinmelisiniz!!!
 Rotterdam kosmopolit bir kent. Çok fazla göç almış, benim gönlüllü olarak bulunduğum hostelde çalışan hiç kimse Dutch değil mesela. Hollandalılar’ın diğer uluslara yaklaşımı da takdire şayan kanımca. Kuzeyin en sıcak kanlı ülkesi demek yanlış olmaz diye düşünüyorum.
Şimdilik bu kadar ama zaman buldukça ve gezip gördükçe sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyarım.
Nihal Atabek  Rotterdam’dan bildirdi 



Bisikletiniz sizin en yakın arkadaşınız!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder