Merhabalar
:)
Bugün
Madrid'e geleli 1 ay oldu. Size
sürecimden bahsedeyim.
2007'den bu
yana tiyatroyla ilgileniyorum, eğitim alıyorum. Bi' pazar günü kurstayken hocam
gelip İspanya'da 1 yıllık bi' tiyatro projesi olduğundan ve beni göndermek
istediğinden bahsetti. EVS'ten konuştuk. Hemen alabileceğim bi' karar değildi
ama yaklaşık 2 saat içinde gideceğimi söyledim ve hemen görüşmelere başladık.
Benim için kolay olmayacaktı çünkü hiç
İspanyolca bilmiyordum ve iyi bi İngilizce'ye de sahip değildim. Ve ailemden,
sevdiklerimden hiç uzak kalmamıştım. Üniversitede de yanlarındaydım ve onlara
çok düşkünüm. Eve gelir gelmez bahsettim.
Önce tek başıma nasıl olacağına dair kaygıya düştüler ama benim için ne kadar
iyi bi' fırsat olduğunun farkına varınca koşulsuz arkamda oldular.
Sürecim
başladı. Hemen CV gönderdim. 2 gün içinde kabul edildiğime dair telefon
açtılar. Sanırım seçilmemdeki şansım da
daha önce Türkiye'de AB projesine katılmam ve YouthPass'a sahip olmamdı.
İngilizce konuşamadığım için mail göndermelerini söyleyebildim ve o telefondan
sonra çok utandım. İngilizce öğrenin arkadaşlar :) Gramer problemim yok ama
kelime haznem pek geniş değil. Eğer İspanya'ya gelmeseydim bu yıl bi' kurstan
eğitim almayı ve kurs aracılığıyla yurtdışında pekiştirmeyi istiyordum. Kısmet
EVS'eymiş :) Kabul edildikten sonra
İngilizce dersleri almaya başladım özel olarak. Neyse. İşlemler başladı. Gençtur ve Residui
Teatro'ya göndermem gereken evrakları gönderdim. Pasaporta başvurdum, 2 gün sonra pasaportum
elimdeydi. Vize için VFS Global'e başvurdum, randevu aldım. Vize evraklarımı
tamamladım, randevumu bekliyordum. Herhangi sorunla karşılaşmamak için 3 kez
aradığımı hatırlıyorum. Ve ancak 3.
arayışımda benim vizemin uzun dönem vizesi olduğu için direkt İspanya
Başkonsolosluğu'ndan başvuru yapmam gerektiğini öğrenebildim. İzmir'de yaşıyordum ve İstanbul'a ya da
Ankara'ya gitmem gerekiyordu. Ve randevu ancak 1 ay sonrasınaydı. Tanıdıklarım
olduğu için İstanbul'a gitmeyi tercih ettim. Bu sırada İspanya biletimi de
almıştım 1 Ocak için, çünkü vize başvurusunda bileti istediklerini duymuştum.
Herhangi bi' eksik kalmasın diye konsolosluğun sitesinden gerekli evrakları
araştırdım ama listeye rastlamadım. Sadece 'Evrakları eksiksiz tamamlayın'
yazıyordu (Ya da ben bulamamıştım). VFS için hazırladığım evraklarla 21 Aralık
günü konsolosluğa gittiğimde bambaşka evrak istekleriyle karşılaştım.
Tamamlayabildiğim kadarını yarım saat içerisinde tamamladım, akşamına İzmir'e
dönüşüm vardı ve eksik kalanlar için ertesi gün sabah 08.00'den 16.00'ya kadar
uğraştıktan sonra kargoyla gönderebildim. (Eksik evrakları erkek arkadaşımın
ablası elden teslim etti. Çünkü konsolosluk kargo kabul etmiyor.) Uzun dönem
vizesi alacaklar ve benim gibi İstanbul ve Ankara dışında oturanlar için
hatırlayabildiğim konsolosluk evrak listesini paylaşmak istiyorum.
-Davetiye
-Biometrik
fotoğraf
-Nüfus ve
pasaport fotokopisi (Pasaportun ilk 2 sayfasının fotokopisi gerekiyordu
sanırım.)
-Sağlık
raporu (Sağlık raporunda "2005 yılı Uluslararası Sağlık Tüzüğü'nde
belirtilen, halkın sağlığı için tehlike arz edebilecek hastalıklardan hiçbirini
taşımamaktadır." ibaresi zorunlu. Ve bunu yeminli tercümana ve notere
onaylatıp, Apostil mührü damgalatmanız gerekiyor.)
-Öğrenci
belgesi
-Sağlık
sigortası
-Anne
babanıza ait çalışma bilgisi (SGK maaş bordrosu, emekli belgesi vb.)
-Size ya da
ailenize ait mülk bilgisi (tapu, ruhsat vb.)
-Gideceğiniz
ülkede konaklama bilgileriniz
-Sizin
üzerinize hesap bilgisi (Herhangi bi' durumda gideceğiniz yerde zorlanmamanız
için hesabınızda para görmek istiyorlar)
- Sabıka
kaydı (Yine yeminli tercümana ve notere onaylatıp, Apostil mührü damgalatmanız
gerekiyor)
Bu arada
konsolosluk biletinizle ilgilenmiyor. Ve
bazı çalışanları zaten stresli olduğunuz bi' süreçte sinir bozucu
davranabiliyor. Sabrınızı taşıracak kadar. Ama inanın buradaki kimse öyle değil
:)
Araya
Paskalya tatili, Noel girdi ve ben 1 Ocak'a yetişemeyeceğim diye stresli
zamanlar geçirdim. Zira yetişmedi de, biletimi erteletmek ve bunun için ayrıca para ödemek durumunda
kaldım. Zafer Bey bana "Vizeyi
pasaportunda görmeden biletini alma" demişti ama almış bulunmuştum. Neyse,
3 hafta içerisinde vizem çıktı, pasaportunuzu eve göndermiyorlar ya da bi'
yakınınız alamıyor. Bu yüzden teslim almak için tekrar İstanbul'a gittim. O gün Gençtur'da Zafer Bey'le de görüştük ve
yolculuk öncesi son uyarıları konuştuk.
Yolculuk
günü geldi. 4 saat 50 dakikalık uçuştan sonra Madrid'deydim. En büyük çekincem
İspanya polisinin bana sorular sorması ve bagajımı kaybetmemdi çünkü derdimi
anlatamam diye korkuyordum. Bunlar için kendimi anlatabiliceğim kağıtlar
hazırlamıştım İngilizce ve İspanyolca :) Ama hiç biri olmadı. Ev arkadaşım
Denis (Fransız, erkek) beni havaalanında karşıladı, benim için hazırladığı
"Bahar" yazılı ve kağıttan yaptığı uçağı yapıştırdığı kartonla; güleryüzüyle. Aç olup olmadığımı sordu, aç olmadığımı
söyleyince önce eve gelip eşyalarımı bıraktık, sonrasında çalışacağım Residui
Teatro'ya geldik. Diğer ev arkadaşım Irini'nin (Yunan, kız) kapıda beni öyle
bi' kucaklayışı vardı ki, yıllardır görüşmediğim dostumla karşılaşmış gibiydim.
Zira Viviana'nın ve diğer ekip arkadaşlarımın da öyle. Viviana görüşmelerimi
yaptığım, tiyatroda bi' eğitmen. Kendimi evimde gibi hissetmemi söyledi tüm
samimiyetiyle. Denis tiyatroyu bana gezdirdikten sonra istersem eve
gidebileceğimi söylediler, Denis benim için bi kroki çizdi yalnız
gidebileceğimi söyleyince. Tiyatroya giderken bi'kaç belirli nokta da vermişti
zaten :) Eve dönerken markete uğrayıp yiyebileceğim poğaça, su filan aldım ve
gelip uyudum. Ertesi gün kalkar kalkmaz eşyalarımı yerleştirdim. Odamdan
getirdiğim objelerimi yerleştirdim, fotoğraflarımı dolabıma yapıştırdım
(İzmir'deki odamda da böyleydi). Tüm bunlar benim buraya daha kolay alışmamda
çok yardımcı oldu diye düşünüyorum. Sizi iyi hissettiricek bi'kaç nesne götürün
yanınızda derim, bagajınız el verdiğince :)
Benim EVS
sürecimde tek aksi giden şey vize oldu. Bunu da tecrübesizliğime veriyorum.
Sorumsuzluk yapmadım araştırma boyunca ama eksik kalmış. VFS'nin de hatası
olmadı değil tabii. Benim projem 1 yıllık olduğu için sanırım böyle oldu, daha
kısa süreli projeler için Schengen vizesi yeterli oluyor ve bunu bulunduğunuz
yerden halledebiliyorsunuz, VFS'yle. Yine randevuyla çalışıyorlar tabii. Onun
dışında sürece dair hem Türkiye'de hem
burada her şey çok yolunda gelişti. Ailemden, dostlarımdan, erkek arkadaşımdan,
sevdiklerimden ayrılmak zor olmadı değil elbet.
Benim şansım
zaten ülkemde sevdiğim alanla buraya gelmiş olmam. İyi ev ve ekip arkadaşlarına
sahip olmam. Kendimi kötü hissetmeme izin vermiyorlar. Azıcık yüzüm düşse moral
veriyorlar. İngilizce anlaşıyoruz, anlayamadığım yerlerde Translate
kullanıyoruz :) Çalışmalara katılıyorum, onlara yardım ediyorum. Belirli
periyotlarla temizlememiz gereken yerleri temizliyoruz. Gitmem gereken yerlere
Denis ya da Irini'yle gidiyordum, 2. haftamdan itibaren kendim gidebileceğimi
söyleyip yalnız olarak metroyla başka yerlere gitmeye başladım. İlk denememde biraz zorlanıp ter döktüm çünkü
aktarma yapmam gerekiyordu, ama sonucum başarılı oldu :) Tiyatro ve ev arası
maksimum 10 dakikalık yürüyüş mesafesinde. Ev arkadaşlarımla çok iyi sohbet
edemediğim halde aramızda çok güzel bi' bağ var. Birlikte yiyoruz, birbirimizi
düşünerek hareket ediyoruz. Keyif alabiliyoruz vakitlerimizden..Market, manav,
bakkal, kuaför, kırtasiye her şey elimin altında diyebilirim. Öyle çok pahalı
ya da çok ucuz değil. (Zaten gelmeden önce adresim belli olduğundan, erkek
arkadaşımla internetten sokağıma bakıp biraz gezinmiştik:) ) İnsanlar çok
sıcak. Hiç tanımadığınız insanlarla yolda "Hola"laşıyorsunuz (Merhaba
:) ) ve güleryüzlülükleri kendinizi sıcak hissettiriyor.
01-06 Şubat
arası Ulusal Ajans'ın düzenlediği eğitime katılmak için başka bi' yere gitmem
ve trenle yolculuk yapmam gerekiyordu. Denis'le istasyona kadar geldik, ben
yanlış anlama sonucu yanlış trene binmişim. İstasyona geri dönüp, durumu
anlatıp biletimi erteletmek durumunda kaldım. (Bunları Translate kullanarak
yapıyorum, İspanyol insanı gerçekten yardımcı ve gerçekten hoşgörülü insanlar.
Mesela diğer treni de kaçırmamak için kalkacağı yeri güvenliğe sorduğumda beni
neredeyse bineceğim yere kadar götürdü.) Diğer gönüllüler saat 14.00 civarı orada
oldular, ben 21.00 civarı. 2.5 saatlik tren yolculuğu sonrası vardım, gelip
beni aldılar. Sizi mağdur etmiyorlar hiç bi' şekilde.Eğitimde diğer
gönüllülerle birlikte oluyorsunuz. Biz 25 kişiydik. Her ülkeden insanlar var.
İtalya, Fransa, Ukrayna, Makedonya, Almanya vs. EVS hakkında bilgiler
veriliyor. Yaşadığınız sıkıntılar konuşuluyor. Aktiviteler yapılıyor. Süreç dolu
dolu geçiyor ve sizin için her şey düşünülmüş. Plasencia diye Portekiz
sınırlarında bi' yerdeydik. Özellikle son 2 gün çok güzeldi, çok güzel yerler
gezdik.. Bu arada herkesin Türkiye
merakı ve hikayesi var. Yemeklerimiz dillerinde
ve ayrı bi' ilgileri var ülkemize dair :)
Eğitimden
döndükten sonra İspanyolca derslerim başladı. Zaten eğitim öncesi 1 kez
gitmiştim. Bu kez başka bi' yerde haftada 4 gün olmak üzere gidiyorum (Bu benim
seçimimdi, haftada bi'kez seçeneği de var) Diğer yere de devam ediyorum ve aynı
zamanda internet üzerinden aktif kurs da mevcut. Zaten kendimce ilk
zamanlar temel şeylere kendim çalışıyordum.
Bunların derslerde bana çok etkisi oluyor. İspanyolca ve İngilizce dil kartları
da epey işe yarıyor.
Geçen
günlerde EVS'te olan bi' arkadaşın raporunu okudum. Çalışacağı yeri tam olarak
anlamadığından dolayı şu an biraz sıkıntılı olduğunu anladım. Bence hayatımızın
1 yılı çok önemli bi' süreç. Buralarda mutsuz olmaktansa ülkenizde kalıp hem
kendinize hem hayatınıza çok daha önemli şeyler katabilirsiniz. Çünkü zor
olmadığı kadar kolay da değil buralarda olmak.
Beklentinizi
çok yüksek tutmadığınız sürece mutlu oluyorsunuz, daha çabuk alışıyorsunuz. EVS
çok iyi bi' fırsat. Farklı kültür, farklı insanlar, farklı dil. Ve benim için
farklı bi' tiyatro anlayışı... Bu sizin süreciniz, nasıl bakarsak öyle
görüyoruz. Ben buradaki günlerimi unutmamak adına günlük tutuyorum.
Fotoğraflıyorum.. Yıllar sonra bunların beni mutlu edeceğini düşünüyorum :)
Uzun bi'yazı
yazdım, umarım okuyanlar sıkılmamışlardır. Umarım sürecinizden benim kadar
keyif alırsınız. Ve umarım hepimiz için bu süreç en yararlı şekilde geçer..
Yolunuz buralara düşerse ulaşmak isterseniz buyurun gelin, misafirim olun.
Türkiye'den getirdiğim Türk kahvem de var.. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder