19 Kasım 2015 Perşembe

2015 Fransa Taylan Aydın

Fransa AGH İlk 1 ay

Merhabalar Zafer bey,
Umarım iyisinizdir ?

Beni soracak olursanız şimdilik gayet iyiyim. Ilk bir ayımı geride bıraktım. Baktığım da çok olumsuz bir durumla karşılaşmadım burada,geldiğim ilk hafta hemen telefon hattımı değiştirdim,kaldığım yer ile ilgili 'attestation' diye bir belge aldım,otobüs abonmanı aldım ve banka hesabımı açtırdım. Sonrasında yemek paramı aldım normalde günlük 10 euro alıyorum ama Temmuz ayında seminere gittiğim için 40 eurosu kestiler 260 euro aldım. Diğer kuruluşta çalışan gönüllü arkadaşıma seminere gittiği halde tam 300 euro vermişler. Birkaç kere dile getirdim ama sonra çokta paragöz gibi görünmek istemedim ilk günlerden,beni yanlış tanısınlar istemedim. 40 euro da kalsın birşey olmaz.

Bunun dışında işe 10:20 de iş başı yapıyorum şimdilik akşamda 17:30 da çıkıyorum. Animatör ekibindeyim,yaşlılar için hergün farklı aktiviteler hazırlıyoruz. İş yerimden ve çalıştığım ekipten memnunum. Bir profesyonel animatör,bir fransız gönüllü bir de ben. 3 kişiyiz,onlarda çok cana yakınlar bana yardımcı oluyorlar.

Evden işe işten eve gelmek için otobüs kullanıyorum yalnız otobüs saatleri gerçekten korkunç buradaki tek problemim bu diyebilirim. Çünkü P.tesi-C.tesi arası 18:30 a kadar çalışıyorlar. Pazar günü ise hiç çalışmıyorlar. Haliyle buda dışarı çok çıkamama sebep oluyor sıkılıyorum bazen.

Çalıştığım huzurevine ehliyetimi verdim 2 araştırıcaklar eğer ehliyetim burada geçerliyse onlardan araba talep edeceğim,beni geri çeviriceklerini zannetmiyorum. Tek problemim bu çünkü.

Ayın 17 sinde kültürel bir gece yaptık,ben , Marija ( Makedonya ) ve Lore ( Belçika ) 3 gönüllü ülkelerimizi,kendimizi ve mutfağımızı tanıttık. Bende bu kapsamda hayatımda ilk defa şekerpare tatlısı yaptım hatta huzurevi sakınleride bana yardım etti. Tatlı harika oldu,Fransızlar bayıldı. Ayrıca sunumumu yaparken alkışladılar birkaç kere bende çok mutlu ve gururluydum o akşam. Onun sonrasında 27-31 Temmuz arası katıldığım varış sonrası seminerimin biletlerini aldım. Seminer gerçekten harikaydı yeni birçok bilgi öğrenmenin dışında farklı ülkelerden farklı kültürlerden birçok arkadaşım oldu. Onlarla sohbet edip fikir alışverişinde bulundum. Benim açımdan gerçekten verimli bir seminerdi.

Tüm bunların dışında çok önemli birşey var ki oturma iznim malum vizem 3 aylık. Zohra 4 Ağustos'a randevu almış. Bir problem çıkmazsa sanırım onuda bu hafta içinde halledeceğiz. P.tesi günü gerekli evrakları hazırlayacağız beraberce.

Bu arada banka hesabımı kontrol ettim internetten bugün Ağustos ayının yemek+cep harçlığını ve Artı olarak uçak biletim vs vs ulaşım masraflarımın hepsini hesabıma yatırmışlar. Umarım hep böyle olurlar :) ilk bir ayım böyle geçti memnunum,dediğim gibi tek problemim otobus saatleri onun dışında çok şükür bir problemim yok iş yada başka birşeyle alakalı.

Unuttuğum birşey varsa sizin bilmeniz gereken söylerseniz sevinirim.

Size,Gençtura ve Türkiye'ye kucak dolusu sevgiler..

Hoşçakalın.




Taylan Aydın / Ağustos ayı raporu
  
Merhabalar Zafer bey, nasılsınız? 

Umarım iyisinizdir. Beni sorarsanız gayet iyiyim, ikinci ayımı da geride bıraktım artık taşlar biraz daha yerine oturdu diyebilirim. Ağustosun başında bizim şef tatile çıktığı için iş yerinde diğer fransız gönüllüyle beraber çalıştık,çok çalıştık bir o kadar da eğlendik. Zohra da tatildeydi, ne mutlu ki ne Zohra'yı nede şefimi arayacağım bir durum yaşamadım. Ay başında fransız arkadaş da hafta sonu tatilinden sonra p.tesi salıyı da ekleyip minik bir tatil yaptı. İki gün tek çalıştım zor oldu biraz ama, güzeldi. 

Artık tüm huzurevi sakinlerini tanıyorum kim hangi masada oturuyor, kimler tekerlekli sandalye kullanıyor, kim kaçıncı katta kalıyor hepsini öğrendim. Huzurevi sınırları içinde ve dışında birçok aktivite yaptık. Komşu şehrimiz olan Rochefort'ta ki bir müzeye gezi düzenledik yalnız müzeye vardığımızda bir yaşlımız rahatsızlandığı için geri dönmek zorunda kaldık sanırım bu ay tekrar gideceğiz. 

Huzurevimizde Alzheimer hastalarının kaldığı ana binadan ayrı bizim 'Cantou' dediğimiz bir bina daha var. Oradaki yaşlarımız için de aktiviteler düzenledik, gerçekten bazen zor olabiliyor ama ben şahsım adıma elimden geleni yapmaya çalıştım, çalışıyorum. 

İş dışında ağustos ayında tam sıkılmaya başlamıştım ki imdadıma Le Logis   ( bir dernek ) yetişti. Kaldığımız binadan bu dernek sorumlu. Onlarla basketbol ve futbol oynamaya gittim gerçekten benim için harika bir aktivite oldu. Beni her aktiviteye çağırmalarını söyledim, memnuniyetle dediler. Onun dışında bu bölgenin yöresel yemekleri arasında gösterebileceğim ' midye ' yemeye davet ettiler. Oraya da gittim, harikaydı. İş ve sosyal hayatım bir önceki aya göre daha dolu ve renkli geçti diyebilirim.

Gelelim ev hayatına, aynı şeyi onun için söyleyemeyeceğim ne yazık ki. Sonunda diğer gönüllünün yanına taşındım, onunla aramda bir sorun yok gayet anlaşıyoruz ama ev ile ilgili bazı problemler saptadım. Ev arkadaşımın bunları nasıl görmezden geldiğini hala anlamış değilim. 1. si havalandırma sistemi çalışmıyordu, 2.si elektrikli ocak çok ama çok yavaştı su bir saatte kaynamıyordu bile 3. ve en önemlisi tuvalet sifonunu bir kere kullanma hakkınız var ikinci defa kullanmak için 25-30 dakika beklemeniz lazım. Bu sorunları yetkili kişilere söyledim. Sağolsunlar ilgilendiler sadece tuvaletimiz kaldı sanırım onu da bu hafta içi halledecekler. 

Onun dışında Ağustos ayında Fransızca kursuna hiç gitmedik malum tatil sezonu hocamız tatildeydi bu hafta başlayacağız sanırım. Para ödemeleriyle ilgili bir sıkıntı yaşamadım henüz, eylülün parasını ağustos 28 inde yatırmışlar sağolsunlar.  Pazartesi günü huzurevi sakinlerimizle eylül ayının animasyon toplantısını yaptık, herkes görüşünü söyledi eklemeler çıkarmalar yaptık. Benden de türkçe şarkı söylememi istediler bende seve seve dedim. Eylül ayı içinde bir gün, kendimi, ülkemi, Bursa'da çalıştığım huzurevini tanıtacağım ve sanırım yine tatlı yapıp şarkı söyleyeceğim bir aktivite yapacağım. 

Umarım herşey güzel bir şekilde devam eder. Benden şimdilik bu kadar, hoşçakalın.. 
Sevgilerle. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder